29 Ocak (2014) Çarşamba günü tatsız bir olay yaşandı.

İyi ki bugün tatsız olarak ifade edebiliyoruz, acı bir olay yaşandı şeklinde de olabilirdi.

Abdullah Paşa Mahallesinde bir istinat duvarı çöktü. İstinat duvarının hemen arkası bir sitenin çardağı ve çocuk oyun alanı olarak kullanılıyor.

Neyse ki olay tek bir maddi kaza ile atlatıldı, can kaybı meydana gelmedi.

Endişem can kaybı olmadığı için olayın gerektiğince önemsenmemesidir.

Çünkü Abdullah Paşa ve bu mahallemiz ile Bahçelievler Mahallesini bağlayan ana yol üzerinde inşa edilen bina ve sitelerin çok büyük çoğunluğunda bu problem var.

Daha önce bu problemi dile getirmiştim…

 

TARİH: 24 Ağustos 2011

YER: GÜNIŞIĞI GAZETESİ

BAŞLIK: YAPI GÜVENLİĞİ DE NE Kİ?

Köşe yazısına günışığı gazetesi resmi internet sayfasından ulaşabilirsiniz. Ancak ben çok küçük bir bölümünü hatırlatmak için aynen aktarıyorum:

 

“Özellikle yamaçlara yapılan inşaatları gezdiğimde birçoğunun temelinin dışarıda olduğunu görüyorum. Bodrum kat zemin dışında da olsa temel mevcut zemine gömülmelidir. Görülen o ki, bina temellerini gayet rahat zeminin üzerine yerleştirebiliyoruz. İnşallah bunun karşılığını depremde devrilen binalar olarak geri almayız.

Artık herkes yamaçlardaki inşaatlarda istinat duvarlarının da ne kadar önemli olduğunu biliyor. Çünkü ülkemizde birçok defa deprem dahi olmadan yamaçların göçmesinden binalar yıkılmış veya oturulamaz hale gelmiştir. Yüzlerce tonluk ağırlığa sahip binaların yükünü, hiçbir mühendislik hizmeti görmemiş moloz taştan üretilmiş istinat duvarlarına taşıtmak nasıl bir mantıktır. İnanın bu hesapsız kitapsız yapılmış yapılar suç unsurudur. İstinat duvarları, zemin dayanma yapıları olarak literatürde anılırlar. Kendilerine has standart ve kuralları vardır. Bahçe duvarı yapar gibi yapamazsınız.

İlimizde yamaçlara yapılan bazı bölgelerdeki yerleşimlerin yollarından bahsetmek dahi istemiyorum. İki aracın yan yana geçebileceği veya güvenle inip çıkabileceği yolları aradım ancak bulamadım! Sanırım daha sonra yapacaklar. Hani bizim medeniyetimizi gösteren yollar?

Amacımız kişilerle veya kurumlarla uğraşmak değil, amacımız Elazığ’ımızın güzelliklerini korumak, her yönüyle dünya standartlarına taşımaktır. Bundan dolayı mesleğimiz ile ilgili sorunları ifade etmeye çalıştım. Umarım herkes üzerine düşen payı alır.”

 

Binlerce insanımızın ikamet ettiği, her gün altından geçtiği, çocukların yanından okula gittiği duvarlardan bahsediyorum.

Tehlike geliyorum diyor.

Yıllar içerisinde bu duvarların çökmelerine, bu duyarlılıkla maalesef daha çok şahit olacağız.

Üstelik henüz deprem gibi bir afet olmadan istinat duvarlarımız çökmeye başladı.

Şiddetli bir deprem (o beklenen ama hiç gelmeyecekmiş gibi davrandığımız deprem!!!) sırasında aklımızın ucundan dahi geçmeyen sıkıntılara şahit olabiliriz.

 

ÇÖZÜM: Bu durumda olan istinat duvarları öncelikle tespit edilmeli ve acilen güçlendirilmeli veya betonarme istinat duvarlar şeklinde yenilenmelidir.

 

Teknik kurallar, harf iken, rakam iken, formül iken, grafik iken değil, uygulandıklarında işe yararlar.