İlimizde ve ülkemizde meydana gelen yangınlar büyük üzüntüye neden olmaktadır. Ekili arazilerin, ormanların, yüzlerce hatta binlerce çeşit canlının ölümü, her ne sebeple olursa olsun kabul edilemez. İhmal, sorumsuzluk veya kasıt… Bu konu bir çevre veya çevreci problemi değil, bir insanlık problemidir. Yediden yetmişe herkes çevresinden sorumludur. Bu konu ile ilgili yazılacak çok şey var. Böyle önemli bir konudan bahsetmeden geçemedim. İşin uzmanlarına bu konudaki desteğimizi ifade edip, kendi konumuza geçelim.

Yangın sezonu açıldı fakat sadece toprakta değil, betonda da yangın sezonu açıldı. Aşırı sıcak havalar beton için olumsuz bir durum oluşturmaktadır. Taze beton kalıplara döküldükten sonra dışarıya ısı vererek sertleşmektedir. Bu ısı, beton içerisinde oluşan kimyasal reaksiyonlardan kaynaklanmaktadır. Betonun nihai mukavemetine (en büyük dayanımına) 28 günde ulaştığı kabul edilmektedir. İçerisinde oluşan ısının, betonun bünyesindeki suyu buharlaştırmaması içinde beton numuneler kalıptan çıkarıldıktan sonra 28 gün su (kür) havuzunda bekletilmektedir. Düşünün numuneler 28 gün suda bekletilirken, binayı suda bekletmek mümkün değildir. Bu nedenle, bina betonu sürekli sulanmalı ve nemli tutulmalıdır.

Daha önceki yazılarımda da Elazığ da inşaat sırasında beton sulanmasına gerekli hassasiyetin gösterilmediğini ifade etmiştim. Bu iddiamızı da söylentilere göre değil, yerinde yaptığımız çalışmalarla belirlediğimizi ifade etmiştik. Şu düşünülebilir: Beton sulanmazsa ne olur ki? Cevabı basit, dayanım en az %40 azalır. Bu da şu sonucu doğurmaktadır. Sağlam diye zannettiğimiz binalar, şiddetli bir depremde belki can kaybına sebep olmayacaklardır ancak çok önemli oranlarda hasarlar meydana gelecektir.

Günümüzde kullanılan hazır beton büyük bir avantajdır. Yerinde dökme betonla kıyaslamak dahi doğru olmaz. Ancak unutmamak gerekir ki, beton karışım oranları ne kadar iyi hazırlansa da, betonu oluşturan malzemeler ne kadar sağlam olsa da bakım olmadıktan sonra istenilen kalitede beton elde edilemez. Beton için en önemli bakım sürekli sulanmasıdır. Standart ve yönetmelikte verilen zaman değerleri ise minimum değerlerdir. Beton sulandığı sürece dayanım kazanmaya devam eder.

Birde betonu suladığını zannedenler var. Koca tarla alev almış, bir kova su serpip, arkasını dönenler var. Bir bina inşaatında beton sulaması nasıl yapılır, anlıyorum ki bu konuda ciddi eksiklerimiz var. Uzun bir konu olduğu için detaylı bir şekilde haftaya yazmayı planlıyorum. Şunu ifade etmek gerekir ki, nasıl yapılacağını anlatmak problemin çözümü için yeterli değildir. Betonun bakımı zorunlu bir yükümlülüktür, olmazsa olmazdır, bu nedenle kişilerin vicdanına bırakılmamalıdır. Bu konuda yetkili kurumlara görev düşmektedir. Akla ilk gelen elbette belediyelerdir. Ancak ilimizde ve ülkemizde sadece konut inşaatı yapılmamaktadır. Okul, hastane, toplu konut gibi birçok yapıdaki beton bakımı sorumlu olan kurum tarafından denetlenmelidir. Denetimin nasıl yapılacağı konusunda birkaç tavsiyeyi şöyle sıralayabiliriz:

 

  1. Denetçi kurum inşaatta sürekli personel bulunduruyorsa, personelin görevleri arasına beton bakımının denetlenmesi eklenmelidir.
  2. Beton dökümü sırasında alınan numunelerin basınç dayanımları ile 28 gün sonra betondan alınacak beton karot numunelerin basınç dayanımları karşılaştırılır. Bu çalışma, betonun bakımı hususunda net bir sonuca varılmasını sağlayacaktır. Hatta bu konuda, kurumlar bünyesinde şartnameler hazırlanmalıdır.
  3. Konut inşaatlarının sayısının fazla olması karot numune alarak karşılaştırma yapılması işini zorlaştırmaktadır. Öyle ise özellikle belediyeler, inşaatların su saatleri yardımıyla betonun sulanma işini kontrol edebilirler. İnşaatın ilerleme durumuna göre tespit edilecek su miktarlarının harcanmış olması gerekmektedir. Yinede şüpheli olan durumlarda karot alınabilir.
  4. Betonun bakım işini ihmal etmiş, kişi yada kuruluşlara mutlaka cezai müeyyide uygulanmalıdır. Yaptırımı olmayan kuralların uygulanmayacağı aşikardır.

 

Kurallara uygun hazırlanmış ve dökülmüş ancak gerçek mukavemetine sulanmadığı için ulaşamamış her beton, milli servetten bir kayıptır.