Büyük şehirlerden edinilen tecrübeler, şehir merkezlerinin değişmeyeceğini göstermektedir. İstanbul’da İstiklal Caddesi, Ankara’da Kızılay ne ise Elazığ’da Gazi Caddesi odur. Şehir ne kadar genişlese de merkezi etrafında büyüdüğünü görmek gerekir. Elazığ için şöyle bir soru akıllara gelebilir, Bundan 50 sene evvel ticaret merkezi Saray Camii civarıydı, şimdi Gazi Caddesi ve çevresi oldu, bu durum merkezin değiştiği anlamına gelmez mi? Eğer bunu bir değişim kabul edersek, demek ki merkez 200 metre yer değiştirmiş!

Ticaretin ve sosyal yaşamın merkezi, Öğretmenevi, Gazi Caddesi, Vali Fahri Bey Caddesi, Hürriyet Caddesi, İzzet Paşa ve Saray Cami çevreleri olarak rahatlıkla tanımlanabilir. Bu durumu günün herhangi bir saatindeki şehir içi trafikten de anlayabiliriz. Özellikle sabah ve akşam trafiği tam bir çile halini almaktadır. Bazı zamanlar bu sorunlar gündeme geldiğinde birileri muhakkak o klasik cümleyi kullanıyor: “İstanbul’da insanlar günde 3-4 saat trafikte vakit geçirmek zorunda kalıyorlar”. İyi de burası İstanbul değil, burada neredeyse Türkiye nüfusunun dörtte biri de yaşamıyor. İmkân var ve şartlar müsaitse çile çekmenin anlamı ne?

Çilenin adını tam koymakta fayda var. Trafik sadece direksiyon başındaki sürücüler için geçerli değildir. Bu çileye yayalarında katlandığını hatırlamakta fayda var. Öğretmenevinden neredeyse orduevine kadar kaldırımda düz bir hat üzerinde yürümenin mümkün değildir. Hatta acil bir işiniz varsa yaya olarak araç yolunu kullanmak zorundasınız. Tam kilit hale gelmeden çözüm bekleyen bir trafik problemimiz olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız.

Kekliktepe ve Çayda Çıra Kavşak İnşaatları elbette trafik hayatımızı zorlayacak gibi görünüyor. Özellikle Çayda Çıra Kavşak İnşaatının şehir merkezinde olması, trafiğin bu tarafta daha yoğun hale gelmesine sebep oluyor. İnşaat işleri projesinden imalatının son gününe hep stresli, zor ve yoğundur. Bu sebeple kavşak inşaatları ile ilgili bütün kurum ve kuruluşlara çalışmalarında kolaylıklar diliyorum. Ancak şunu hemen belirtmek durumundayım, bu yol çalışmalarının en kısa zamanda bitirilmesi vatandaşın huzurunun, trafik güvenliğinin ve birçok önemli hizmetin önünü açacaktır.

Aslında kavşak inşaatları bizim Elazığ’ımızın şehir içi trafik durumunu masaya yatırmamız için önemli bir sebep ve başlangıçtır. Atılması gereken önemli adımlar vardır. İleride yapmayı düşündüğünüz hizmetlerin bugünden alt yapısını hazırlamak durumundasınız. Ne anlatmak istediğimi Ankara Metrosu ile örneklendirmek istiyorum. Bugün Ankara trafiğini önemli ölçüde metro hattı rahatlatmaktadır. Toplu taşıma aslında tüm illerin hayallerini süslemektedir ancak İstanbul, Ankara ve İzmir gibi iller için kaçınılmazdır. Ankara Metrosunun bazı hatlarının inşaatı ilerlemiyor. Çünkü planlamalar uzun yıllar önceden yapılmadığı veya planlamalardan sonraki adımlar geç atıldığı için bugün metro hattının geçeceği bölgelerde kamulaştırmada problemler yaşanıyor. Bununla beraber hattın geçeceği araziler üzerine yapılmış olan binalar önemli engeller arasında sayılabilir.

Elazığ’da hafif raylı sistem olması, Doğukent’ten başlayıp, Hilalkent’e, Polis Okulu’na kadar uzanması elbette her Elazığlının arzusudur. Böylesine pahalı bir yatırımın yapılması ancak maddi kaynakların oluşması ile mümkün olacaktır. Para yok deyip beklemektense hafif raylı sistemin projesi hazırlansa, önündeki karşılaşılabilecek engeller kaldırılsa ve adeta yarın başlanacakmış gibi her şey hazır hale getirilse, ne kaybetmiş olacağız?

Gazi Caddesi tek yönlü ve alternatif yön olarak Vali Fahri Bey Caddesini kullanıyoruz. Alternatif Caddemizin sonu PTT Binası, yani kontrolsüz bir kavşaktır. Kent içi ulaşımda yüz karası olarak ifade edebileceğimiz bir noktadır. Tarihi PTT Binasını mı yıkalım diye bir soruyu aklınızdan bile geçirmenize gerek yok. Çözüm yolları sanıldığından çok daha fazla yeter ki aynı masa etrafında toplanmayı bilelim.

Birçok ilde Gazi Caddesi gibi önemli merkezler trafiğe kapalıdır. Biliyorsunuz Elazığ’da da bu konu sıkça gündeme gelir. Bu caddemiz kapatıldığında trafik asla alternatifsiz değildir. Birçok farklı ulaşım planı Elazığ merkez için söz konusudur. Ancak bunun içinde erken zamanda atılması gereken adımlar vardır. Bu adımların başında da otoparklar gelmektedir.

Şehir merkezindeki araç yükünü kaldıracak otoparklar yapılmadıkça artan trafik çilesini hafifletmek veya bitirmek akıllardan bile geçirilmemelidir. Sadece birkaç bina boşluğu, bir iki okulun bahçesi ile otopark sorunu çözülemez.

Otopark yapımı ilgili kurumlara maddi bir yük getirmeyecektir. Yap-işlet-devret modeli otopark sektöründe, getirisi cazip ticari bir hamledir. Ancak otoparkların nereye ve hangi kapasite ile yapılacakları uzman kurumların ortak çalışmalarıyla belirlenmelidir. Atılacak hatalı adımlar sorunu büyük çıkmazlara itebilir.

Otoparklar neden bu kadar önemli? Malumunuz Gazi Caddemiz üç şerit ancak trafik hep tek şerit olarak ilerliyor ve bunun yanında hafta sonu şehir merkezine geldiğinizde ve aracınızı bırakacak boş bir otopark bulamadığınızda, otoparklar neden bu kadar gerekli daha iyi anlayacaksınız.

Elazığ’ın çözümsüz bir trafik problemi yoktur. Ancak memleketimizin her geçen gün çözüm maliyeti kat kat artan bir trafik problemi vardır. Problemlerin çözümü için adımlar atalım çünkü gerek etüt işleri, gerek proje işleri ve gerekse karşılaşılacak hukuksal süreçler büyük zaman alacaktır.