Ortada büyük bir problem var. Suçlu lazım, suçlamak lazım, birilerini sorumlu tutmak lazımdı, öyle yapmaya başladık. Daha önce hiç deprem yaşamamışız gibi şaşırdık, yıkımın nedenini büyük bir ciddiyetle anlamaya çalıştık! İçimizde sanki yapı stokumuzun deprem dayanımının yetersiz olduğunu ilk defa duyanlar vardı.

Lafı çok uzatmak istemiyorum. Eğer bir suçlu arıyorsak uzakta aramayalım, suçlu bize bizden yakın.

 

SUÇLU KİM?

 

Suçlu, deprem yönetmeliği ve bina davranışlarına uygun proje hazırlamayan ve inşaatını yerinde kontrol etmeyen MÜHENDİS mi?

Suçlu, estetiğe dayanımı kurban eden MİMAR mı?

Suçlu, projeleri denetlemeyen KAMU KURUMLARI mı?

Suçlu, projeyi yerinde uygulamayan kalıpçı ve demirci USTALARI mı?

Suçlu, işçisini denetlemeyen, ihmalkâr MÜTEAHHİT mi?

Suçlu, inşaatları denetlemeyen, yeterince teknik personel çalıştırmayan, deprem riskini dert etmeyen BELEDİYELER mi?

Suçlu, betonu sulamayan İNŞAAT BEKÇİSİ mi?

Suçlu, rakip olmadıkça üretimini kontrol etme gereği duymayan, inşaat mühendisinin kendisini değil diplomasını çalıştıran HAZIR BETON SANTRALİ mi?

Suçlu, rakipsiz ve denetimsiz üretimi ile ÇİMENTO FABRİKASI mı?

Suçlu, betonda G belgesi zorunluluğu çıkarıp, takipçisi olmayan BAKANLIK mı?

Suçlu, kentsel dönüşümü sadece sandıkta oy dönüşümü için kullanmaya çalışan, kaçak konutlara seçimden önce ruhsat veren SİYASET KURUMU mu?

Suçlu, uygulamaya uzak duran, ÖĞRETİM ÜYELERİ mi?

Suçlu, tüm emeklere rağmen arka sıralarda uyuyan, saat 17:00 deki derse uykuda kalarak geciken, merak duygusunu ameliyatla aldırmış ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ mi?

Suçlu, siyaseti meslek edinmiş, mesleği sadece odasının isminde kalmış MESLEK ODALARI mı?

Suçlu, depremi depremden önce siyasetçiye hatırlatmayan, hatırlatanlara felaket tellalcısı diyen VATANDAŞ mı?

Suçlu, ev satın alınırken, evin mutfak dolabının rengi kadar evin dayanımına önem vermeyen EVİN HANIMI mı?

Suçlu, reytingi olmadığı için depremden depreme program yapan, depremden sonra program yaptığında memleketi kurtardığını düşünen TELEVİZYONCULAR mı?

Suçlu, her gün yazacak bir şey bulan ancak depremden önce bir gün bile deprem ve deprem dayanımı yetersiz yapı stoku aklına gelmeyen GAZETECİ VE KÖŞE YAZARLARI mı?

Suçlu, depremde hasar gören apartmanını, değeri düşmesin diye çaktırmadan onaran APARTMAN YÖNETİCİSİ mi?

Suçlu, beynini bilgisayar programlarına kiraya vermiş, yorumlama yeteneğini kaybetmiş TEKNİK ELEMANLAR mı?

Suçlu, deprem eğitimi ve bilinci vermeyen MİLLİ EĞİTİM mi?

Suçlu, kentsel dönüşün, deprem stratejisi ve yerel konularda proje üreten sivil toplum kuruluşları ve üniversiteleri görmeyen, duymayan MİLLETVEKİLLERİ mi?

Suçlu, oy kaygısı nedeni ile önüne gelen her yeri imara açan BELEDİYE BAŞKANI mı?

Suçlu, sağlam yapana değil, en ucuza yapana işi veren İHALE SİSTEMİ mi?

Suçlu, nadirde olsa depremden önce yapılan depremle ilgili toplantılara inşaat ve jeoloji mühendisliği bölüm temsilcilerini çağırmayan YEREL YÖNETİMLER mi?

Suçlu, ben miyim?

Suçlu, sen misin?

Suçlu, o mu?

Suçlu, yoksa, yoksa biz miyiz?

Suçlu, depremlerden iki ay sonra her şeyi unutan, bir sonraki depremde ise Ağustos’ta kar fırtınasına yakalanmış gibi şaşıran, hepimiz miyiz?

 

Sizce suçlu kim?